Gazi ve yanındakiler bir süre denizi seyrettikten sonra Atatürk yanındakilere dönerek “Bütün güzelliğine rağmen, bu deniz bize küskün görünmüyor mu?” diye sordu. Yavaş adımlarla sahile indi ve eğildi. Eline bir avuç kum aldı ve incelemeye başladı. Ayağa kalktı ve yüzünü yeniden denize döndü. O tertemiz deniz, insana hasretti. Atatürk bütün gece o denizi düşündü. Florya’yı deniziyle, kumuyla o kadar çok beğenmişti ki burası sayfiye yeri olmalı ve halk bundan yararlanmalıydı. Buraya her yaştan insan gelmeli ve bu olağanüstü manzaranın, denizin, kumun tadını çıkarmalıydı. Hatta kendisi de Ankara’dan İstanbul’a her geldiğinde devlet işlerini Florya’da gerçekleştirecek ve sonra fırsat yaratıp denize girecekti.
Yetkililer Atatürk’ün emriyle hemen projeyi hazırlanmaya başladılar. Projeyi çalışanların birinci hedefi ise Atatürk’ün güvenliği idi. Atanın köşkü kumsalın sonuna konumlandırılacak, alt kısma da banyo yeri hazırlanacaktı. Atatürk’ün isteğinin aksine plaj halka tamamen kapalı olacaktı. Aksi halde Gazi’nin korunması imkansızdı. Ayrıca demiryolu da geriye çekilecek köşkten uzaklaştırılacaktı. Gazi bunları duyunca neler söyledi? Florya Deniz Köşkü’nün mimarı kimdi? Ne kadar zamanda inşa edildi? Köşk hangi liderleri ağırladı? Atatürk’ün Florya’ya vedası nasıl gerçekleşti? Cevapları Odatv arşivinde yer alan görüntülerle RETRO’da…
Lütfen yukarıdaki videoyu izleyiniz.
Pınar Saraçoğlu